Anason tarlasında ilk iş deneyimi


Sabah 5’te kalktı küçük kız. Hiç uykusu yoktu. Kaçta yatarsa yatsın sabah kalktığında hep güne hazırdı. Bir kez bile esnemezdi uyandıktan sonra. Onun için uyumak hayatı keşfetmekten geri kalmaktı. Ne çok şey vardı keşfedilecek yine bugün. Bir köylü kadının erkenden kalkıp, sabahın içe işleyen soğuğu arasında, traktörün devasa bir canavarı andıran hırıltılı tekerinin üzerinde tarlaya gitmesine tanık olacaktı. Sadece tanık olmayacak o anı, o kadın ve diğerleri gibi kendi de deneyimleyecekti. 

Henüz 10 yaşındaydı belki daha küçük, belki biraz daha büyük. Hayatın tüm yönlerini keşfetmek istiyordu. Köylü bir kadının acımasız hayatına tutunuşunu, bir doktorun otopsideki ruh halini, bir gazetecinin en zor anını ve daha nicelerini. Onun için deneyimlemenin sonu yoktu. Hayat kim bilir onu nerelere sürükleyecekti ama şimdilik bu anason tarlasına gelmişti. Hem de kendi arzusuyla. Kariyerine burada başlayacaktı.

10 yaşında, sabahın 5:30’unda, gün ağarırken, bir anason tarlasında.  Ne oraktan anlardı, ne tırpandan. Hatta çakmakla evdeki ocağı bile yakamazdı. Korkardı. Ama içini keşfetmek arzusu doldurduğunda onun için korku diye bir şey yoktu. Keşfedecek ve ömür boyu aklından çıkmayacak bir deneyime daha sahip olacaktı. Yaklaşık 20-25 kadının arasında, baş döndüren anason kokusu eşliğinde işe başladı. Nasıl yapıldığını öğrendi önce. İncecik dikenlere sahip bu anasonları çıplak elle toplamak imkansızdı. Kalın bir eldiven giyecek ve şanslıysa akşama kadar eline dikenler batmadan toplayacaktı kendi payına düşen kadarını. Anasonun altından tutarak 4-5’erli demetler halinde koparmalıydı. Ve bunu her iki eliyle seri bir şekilde yapmalıydı. Bunu yaparken dizlerinden eğilecek, adeta bir komandonun idmanı gibi dizleri kırık bir halde yapacaktı bunu. O yaşlarda çok zorlanmamakla birlikte yine de kolay olmayan bir antrenman gibiydi bu. Özellikle de yaz günü, Antalya’nın sıcağı ile birleşince. Öğlen sıcağına kadar tüm kadınlar senkronize halde çalıştılar. Çök, kalk, çek, kopar. Daha profesyonel olanları ise orakla yapıyordu işini. Belki öylesi daha kolay olandı, kim bilir. Koca tarla, devasa bir ova, terk edilmiş, yıkık dökük bir ahır, gökyüzü, dağlar, anason kokusu ve rüzgar. Belki fark edilmeden o yaşta yapılan bir meditasyon, ruh ve beden eğitim çalışması. Bir arayış, bir kavrayış ve diğerlerinin öyküsünün içine girme. Hikayesi yazılmamış, önemsenmemiş gel geç hayatların kelimeleri arasında kısacık bir yürüyüş. Hayatta zor olandan şikayet etmemek için belki en zorundan başlama ve bundan çıkarılan küçük bir ders. Ders:1 ‘Asla kendi yaptığına dünyanın en zor işi deme, daha zorları vardır’. Acaba yıllar sonra yine bundan ders alınabilir mi?

Öğle yemeği vakti. Metal sefer tası, akşamdan hazırlanmış taze fasulye, pilav ve şimdi olmayan doğallıkta bir salata. Şanslıysan küçük bir ağaç gölgesi bulup, altına sofranı kurarsın ve yaz sıcağında o serin gölge adeta bir ödül gibidir. Sonra beş dakika uzanıp, sanki bitkiyle ve güneşle bütünleşmiş gibi, sanki fotosentez yapar gibi ışığı içine çekip şarj olma. Akşama kadar iyi bir performans göstermek için olmazsa olmaz bu yenilenme süreci. Sonra yine anason, yine tarla, farklı desenlerde üstdonlu kadınlar, espriler, gülüşmeler, sıcak güneş, güneşten kavrulmuş ve çizgilenmiş yüzler, diken batan güçlü eller, ter soğumadan alınan yevmiyeler, hırıltılı canavarın tekeri üzerinde eve dönüş, beklenmeyen performansına şaşırılması ve çalışkanlığına övgüler, takdirler.

Evet işi öğrenmesi 10 dakika almamıştı küçük kızın. Çünkü içinde yapacağına dair inancı vardı. Ve keşfetme hevesinin verdiği bitmeyen güç. Birkaç kez daha gitti küçük kız o tarlaya. Ne kadar aldığını ve ilk kazandığı parayla ne yaptığını hatırlamaz. Tek hatırladığı oraya neden gittiği ve ne öğrendiği. Farklı hayatları keşfetmeye gitmiş ve insanların işine kolay kolay ‘çok zor’ dememesi gerektiğini öğrenmişti. En önemlisi ‘empati yapmayı’ öğrenmişti. Hiçbir yevmiyeyle satın alınamayacak bir ders almıştı o tarladan. Hayat ağacında yeni bir dal çıkıvermişti. Yeşillendi, çiçek verdi. İşte gün sonunda o ders ona yetecekti.


Not: Kariyer hikayesinin bütününü görmek için ilk yazıdan sona doğru okuyabilirsiniz.